19 Eylül 2024, Perşembe

Mustafa Turay: ‘Okurun şiiri sahiplenmesi benim için yeterli’

19 Eylül 2024, Perşembe 07:09

     


Gök Gürültülü Sağnak Yaşam ve Yelkovan Durağı kitaplarının yazarı Şair Mustafa Turay  ile şiir, şiir okuru ve yeni projeleri üzerine konuştuk. İyi okumalar.

Şiirlerinizde biçim ve içerik arasındaki dengeyi nasıl kuruyorsunuz? Biçime mi yoksa içeriğe mi daha fazla önem veriyorsunuz?

Şiirde biçimin de içeriğin de uyum içerinde olması gerektiği düşüncesindeyim. Şiir bana göre duygu işçiliği olduğu için içerik büyük bir önem kapsıyor ve bu içeriği biçim ile daha etkili hale getirmek gerekiyor. Her ne kadar içerik ağırlıklı olsa da ikisi de birbirini tamamlayıcı nitelikte. Kendi şiirlerim de ise bu dengeyi mısralar arasındaki uyum, içerikten sapmama ve vurucu bir son ile yapıyorum. Serbest şiirler yazdığımdan dolayı belli bir kurala bağlı değilim ve biçim konusunda dengeyi sağlarken pek zorlanmıyorum.

Bir şiiri tamamladıktan sonra, geri dönüp onu değiştirme ya da yeniden yazma ihtiyacı hissediyor musunuz? Şiirlerinizi "tamamlanmış" hissetmek sizin için zor mu?

Evet, gerçekten bu bazı zamanlar beni zorlayan bir durum. Şiire ‘’evet bu tamamdır’’ demem için içime sinmesi ve okurken beni alıp götürmesi gerekir. Şiiri yazdıktan sonra bir demlenme sürecine bırakıp üstünde düşünürüm ve daha iyi nasıl olur diyerek son rütuşlarını yaparım. Şiirde zor beğenen biri olduğum için genel tamamdır sonucuna varana kadar zorlandığım anlar oluyor.

Sizi en çok etkileyen şairler kimlerdir? Hangi edebi akımlar şiirleriniz üzerinde belirgin bir etkiye sahip?

Şiir olarak tabi ki küçük İskender benim için öncüdür, onun sayesinde şiire başladım. Arkadaş Z. Özger, Cemal Süreya, Edip Cansever, İlhan Berk, Turgut Uyar, Attila İlhan, Hasan Hüseyin Korkmazgil, Özdemir Asaf, Ahmed Arif, Cahit Sıktı Tarancı, Nazım Hikmet, Orhan Veli, Oktay Rıfat, Melih Cevdet Anday şiirlerini okurum ve örnek alırım. Akım olarak ise İkinci Yeniciler ve Garip Akımı’nı seviyorum.

Sizi tanıyabilir miyiz? Kendinizi en iyi nasıl ifade edersiniz? Olmazsa olmazlarınız neler?

1991 yılında Mardin’de doğdum. Pamukkale Üniversitesi Dış Ticaret, Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetimi bölümlerini bitirdim. İstanbul Üniversitesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü’nü okumaktayım. 2020 yılında Dorlion Yayınlarından Gök Gürültülü Sağanak Yaşam şiir kitabım, 2022 yılında Fihrist Yayınlarından Yelkovan Durağı şiir kitabım yayımlandı. Münzevi Dergi, İhtilâl Dergi, Edebiyatist Dergi, Kıyı’da Dergi, Baykuş Dergi, Değişik Çuvaldız Dergi, Mutena Dergi, Beşinci Mevsim Dergi, Tecrit Dergi, 46’lık Dergi, Ayar Dergi ve birçok dergide doksanı aşkın sayıda çeşitli şiir, deneme ve sinema yazılarım yayımlandı ve yayımlanmaya devam etmektedir. 2023 yılında Coraline’in Rüyası kısa filminin yönetmenliğinin yaptım. Türkiye Yazarlar Birliği, Diyarbakır Yazarlar ve Şairler Derneği ve Kısa Film Yönetmenleri Derneği üyesiyim. Diyarbakır’da yaşamaktayım ve memur olarak çalışmaktayım.

Kendimi şiirle ve sinema ile var olduğunu hisseden biri olarak tanımlayabilirim. Sanatı, sanatın ruhta bıraktığı o derin ve tüyleri diken diken bırakan etkisine bayılıyorum ve bu bana yaşadığımı hissettiriyor. Olmazsa olmazlarım ise saygı, mütevazılık ve hoşgörüdür. Bunu hayatın her alanında ve muhatap olduğum her insanda ararım.

Şiir, bir içsel dışavurum aracı olarak görülebilir. Şiir yazmak sizin için içsel bir ifade aracı mı, yoksa daha geniş bir kitleye mesaj verme aracı mı?

Bu soru aslında kişinin şiire nasıl baktığına bağlı. Şiir bana göre için dışa vurumu, ruhun kağıda kusulması gibidir, bir ruh tatminidir benim için. İçimdeki bu dışa vurumu ise geniş bir kitle ile paylaşmak ve okuyanın kalbine ruhuna dokunabilmektir. Okuyan ve hisseden kişi belkide bambaşka bir pay ve duygu çıkarımında bulunacaktır, böylelikle okuduğu şiir artık ona ait bir şiir olacaktır. Az da olsa içsel şiirler dışında toplumsal şiirlerim de var. Genellikle hassas noktam olan çocuklardan bahsederim bu şiirlerimde. Mesajı çocuklar üzerinden vermeyi tercih ediyorum.

Kitabınız Gök Gürültülü Sağanak Yaşam ismiyle dikkat çekiyor. Bu başlık sizin için ne ifade ediyor ve kitabın genel ruh halini nasıl yansıtıyor?

İlk kitabımın ismini aslında çok düşünmeden karar verdim çünkü hepsi gece vakti ve yağmurlu havalarda yazıldı hatta çoğu günlerde gök gürültüsü eşliğinde. En çok sevdiğim havalarda yazmak kendi yaşamımın bir yansıması olduğunu düşündüm ve isim böylece ortaya çıktı.

Şiirlerinizin okuyucu üzerindeki etkisi sizin için ne kadar önemli? Okuyucunun şiirlerinizden ne çıkarmasını bekliyorsunuz, yoksa her okuyucunun kendi yorumunu yapması mı sizin için daha anlamlı?

Şiirlerimin okuyucuya öncellikle kalbine ve ruhuna dokunmalı bu benim için insanlara ulaşma aracı. Şunu veya bunu çıkarsın diye beklentim yok açıkçası, sadece okurken hissetsin bu benim için yeterli olacaktır. Belki ben bambaşka bir duyguyla yazmışımdır ama okuyucu ne hissediyorsa kendine yorum çıkarabilir. İşte o zaman şiir onun olur ve şiiri sahiplenir. Önemli olan sahiplenmesi benim için.

Günümüz edebiyat dünyasını ve şiirin bu dünyadaki yerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Şiire olan ilginin arttığını mı yoksa azaldığını mı düşünüyorsunuz?

Günümüzde az da olsa nitelikli eserler çıkmakta lakin bunlar hep bilindik ve usta isimlerin kaleminden çıkıyor. Şiir yazmak bana göre edebiyatta yazımı en zor alandır çünkü tamamen duygu işi bundan dolayı hayattaki yeri vazgeçilmez tıpkı hava gibi, su gibi. Gelgelelim ne yazık ki ülkemizde şiire olan bakış açısı küçümsenerek bakılıyor. Herkes bende yazarım ne var ki gözüyle baktığı için üzücü bir hal alıyor. Ülkede şiire olan ilgi az hem okuyucu hem yayınevlerinin tutumlarından açıkça belli oluyor bu. Tamamen popülerlik üzerinden yürüyen bir sistem ne yazık ki. Özellikle Wattpad yazarları ve kitapları denen saçma bir akım almış başını gidiyor. Açık konuşmam gerekirse benim için tamamen ergen denecek yazılar, tamamem sanattan uzak ve tiksindirici. Şiir kitabı alan ve şiirin kıymetini bilen çok az okuyucu var ve o okuyuculara sıkı sıkıya sarılmamız gerektiğini düşünüyorum.

Gelecekteki projeleriniz ve şiirsel hedefleriniz nelerdir? Yeni bir kitap ya da başka bir edebi proje üzerinde çalışıyor musunuz?

Üçüncü şiir kitabımda üzerinde çalışmalarım son aşamada, 2025 yılında  çıkacak inşallah. Üçüncü şiir kitabımdan sonra ise artık deneme kitabı üzerinde yoğunlaşmak istiyorum. Şiirsel denemelerim var dergilerde yayımlanan, şiirsel deneme yazmayı seviyorum ve bunu kitaplaştırmak istiyorum. Şiirsel tek hedefim sadece okunsun ve hissedilsin başka bir hedfim yok. İlk kısa filmim Coraline’s Dream’den sonra ikinci kısa film düşüncem ve hazırlıklarım mevcut. Hedefim 2025’te yeni kitabım ve filmimle girmek. Adım adım düşünüyorum sonrasına zamanı geldiğinde düşüneceğim.

Röportajlarımın klasik sorusudur. Size de sormak istiyorum. Elinizde sihirli bir değnek olsaydı ne yapmak isterdiniz?

Elimde sihirli bir değnek olsa çok şey yapmak isterdim ama öncelikle yaşanabilir bir dünya; sanatla dolu bir dünya, sevgi dolu, hoşgörü dolu bir dünya dilerdim. Sanırım bu olduğu sürece başka bir şey değiştirmeye gerek kalmadan her şey rayına otururdu.

(SERKAN SELİNGİL) 







 
Son Eklenen Haberler