18 Mart 2025, Salı

“İyi bir yazar olmaktan vazgeçmeyeceğim”

17 Mart 2025, Pazartesi 06:44
Son güncelleme: 17 Mart 2025, Pazartesi 12:57

     


Kolay Olmayacak, Yeniden Tanışalım ve Rüya Tasarımcısı kitaplarının yazarı Tuğba Akın ile yazarlık hayatı, edebiyat ve kitapları üzerine konuştuk. İyi okumalar.

Söyleşimize yazmaya ne zaman başladınız diye sorarak giriş yapmak istiyorum ve devamında da ekleyeyim; yazarken ne tür konuları ele alıyorsunuz?

Daha küçük yaşlarda cama vuran yağmur taneleri en güzel yağmur şiirlerini yazdırırdı, bana. Kendimi bildim bileli yazıyorum. İnanın bana hiçbir önemi yok! Benim bugüne kadar yazamayacağım hiçbir konu olmadı. Makale, şiir, deneme, öykü, roman aklınıza ne gelirse hangi kategori olursa olsun hepsinde kalemimin izleri mevcuttur.

Yazmaktan en çok keyif aldığınız tür nedir? Yazar olmasaydınız hangi mesleği yapıyor olurdunuz?

Kesinlikle çocuk edebiyatı. Konuşan ağaçlar, pembe bulutlar orada her şey mümkün çünkü orası benim hayâl dünyam. Eğer ki yazar olmasaydım kesinlikle ressam olurdum. Yazarlık kadar çizim konusunda da iddialıyım. Belki bunu biraz daha geliştirmek için kurs alabilir ve ressam olarak hayatıma devam ederdim.

Aşk ve dram kategorisinde yılın en başarılı yazarı olmak size neler hissettirdi?

Başarı hangi eylem olursa olsun, işin üstesinden sorunsuzca gelebilmektir. Elbette ki başarıyı kolaylaştıran bazı faktörler vardır. Bunlar zekâ, yetenek gibi kavramlar olsa da tamamı sayılamaz. Başarının bana göre en önemli yolu yaptığınız işi sevmenizdir. Ben yazarlık mesleğini severek yapıyorum. Bilgisayar başında saatler geçirmek, kurgular oluşturmak beni yormuyor. Aksine mutlu ediyor. Aşk ve dram kategorisinde yılın en başarılı yazarı olmam, bana emeklerimin karşılığını bir kez daha aldığımı gösterdi. Hiçbir başarının tesadüf olmadığı kanaatindeyim.    

Yazarlık hayatınıza ne kattı?

Yazarlığın benim hayatıma kattığı en önemli şey empati kurmak diyebilirim. Yazdığım konularda olayların gidişatına göre karakterlere yön verirken onlar gibi düşünüp, verecekleri tepkileri kaleme almak, empati yeteneğimi olağanüstü geliştirdi. Hiç kimse gerçekte ya da sanalda çelişkili bir karaktere kendini veremez. “ Kolay Olmayacak “ romanımın bir bölümünde ölüm sahnesi vardı. O bölümü yazarken ağlamıştım ve bunalıp kendimi dışarıya atmıştım. Bu da bana olayları sadece yazmaktan ziyade hissettiğimi bir kez daha ispatlamıştı.

Çocuk edebiyatı yazarken dikkat ettiğiniz noktalar nelerdir?

Bizim zamanımızda hayâl dünyamızı zorlayacak, idrak etmemiz neredeyse imkansız masallar ele alınırdı.  Periler, sihirler, deniz kızları... Ben çocuk edebiyatını kaleme alırken eğitici olmasına dikkat ediyorum. Gerçek hayatta karşılaşabilecekleri konuları ele alarak aslında çocuklara ders niteliğinde masallar üretmeye çalışıyorum.  Örneğin; “Parlamaktan Korkan Yıldız” öyküm, yıldızların evrim aşamaları hakkında bilgi vermektedir. Ya da “ Dünya’ ya Küsen Güneş” masalım güneşin dünya üzerindeki etkisini anlatmaktadır.

Gelecekte kendinizi nerede görüyorsunuz?

Kalemimin ne kadar keskin olduğunu çok iyi biliyorum. Üstelik bunu yazılarımı okuyan pek çok insandan da duymuş olmam kendime olan güvenimi destekliyor. Yazmaya devam ediyorum ve hep edeceğim. Yazar olmaktan değil iyi bir yazar olmaktan asla vazgeçmeyeceğim. Emeklerimin karşılığını hep aldım. Emek vermeye devam ettiğim sürece daha iyi yerlere geleceğimden hiç şüphe etmiyorum.

Bir yazar olarak kitap satın almadan önce nelere dikkat edersiniz?

Bir kitabın ne kapak görseli ne de satış rekorları kırması beni cezbetmez. Çünkü her insanın zevkleri ve bakış açısı farklıdır. Bazen başladığım bir romanı zoraki okuyorum, yarım bırakmak huyum değildir. Diyelim ki yazar yağmurdan bahsediyor. Bunu yaklaşık iki sayfada anlatmış. İşte bu durum beni sıkıyor. Ben yağmurun etkisini birkaç etkili cümle ile hissetmek istiyorum. Sayfa sayısı fazla olsun diye anlamsız cümlelerle vakit kaybetmek istemiyorum. Kitap satın almadan önce sayfalarına kısa bir göz atıp, yazım tarzına bakıyorum. Ona göre satın alıp almayacağıma karar veriyorum.

Peki, kitap okuma alışkanlığı kazanmak isteyenlere ne gibi tavsiyeler verirsiniz?

Haklı iken haksız duruma düşmek diye bir terim vardır. Burada anlatılmak istenen aslında kişinin kendini ifade edememesidir. İster günlük hayatta ister iş hayatımızda  kitap okumak bize avantaj sağlar. Dil bilgimizi, kelime dağarcığımızı ve ifade yeteneğimizi düzenli kitap okuyarak geliştirebiliriz. Bu alışkanlığı kazanmak inanın bana çok zor değil. Yeter ki günlük 30 dakika da olsa kitap okumak için zaman yaratalım. Gerisi zaten gelecektir.

Son olarak okurlarınıza ne söylemek istersiniz?

Kaçımız istediğimiz gibi bir hayatı yaşıyoruz? Bu bazen maddiyat bazen de huzur dolu bir aile olabilir. Şartlar ve koşullar ne olursa olsun gülümsemeyi alışkanlık haline getirsinler. Hayat herkes için tozpembe değil . Bunun farkında olarak yaşamalarını temenni ediyorum. Teşekkür ederim, edebiyatla kalın...

(SERKAN SELİNGİL) 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 







 
Son Eklenen Haberler