28 Aralık 2024, Cumartesi

‘‘Kendi Rock'ımızı yaratmanın peşindeyiz’’

27 Aralık 2024, Cuma 07:14

     


Rock müziğin yeni ve iddialı gruplarından olan UzayZaman, ilk single çalışması “Size İnat“ı  On Air Music Co. markasıyla dinleyicileriyle buluşturdu. Grup üyeleri ile UzayZaman’ı, müzik yaşamlarını ve projelerini konuştuk. İyi okumalar.

Grubunuz nasıl bir araya geldi? UzayZaman ismi nasıl ortaya çıktı? Bir hikayesi var mı? Sizleri tanıyabilir miyiz?

Ben Barış, UzayZaman grubunun vokalistiyim. Arkadaşlarım Tuğberk Avvurmuş lead gitar, Oğuzhan Orta bas gitar ve Sabri Kocaman davulda yer almakta. Arkadaşlığımız çocukluk yıllarımıza dayanıyor. Adeta bir arada doğduğumuz için bir araya gelmek gibi bir durumumuz olmadı diyebiliriz. Yıllarca farklı grup isimleri, farklı projelerde yer aldıktan sonra günümüzde UzayZaman ismiyle projeler üretmeye devam ediyoruz. İsim bulma konusu yeni kurulacak müzik gruplarının kâbusu olabiliyor, neyse ki bizim sürecimiz çok fazla uzamadı. Grubun genelinde var olan bir uzay merakı söz konusu ve grubunun isminin bir uzay terimi olabileceği fikrine hepimizin sıcak bakması ismi bulmamızı oldukça kolaylaştırdı. Önceki söyleşilerimizde de bahsettiğimiz üzere gök cisimleri, kendi büyüklükleri oranında Uzay-Zaman dokusunu büker ve bu da ışığın kat ettiği yolun uzaması, yer çekimi vb gibi bazı önemli sonuçlara yol açar. Biz de bulunduğumuz konser alanlarını, yer aldığımız platformları ve son zamanlarda eleştiriye oldukça açık olan günümüz Türk müzik kültürünü Uzay-Zaman dokusuna, kendimizi ise bir gök cismine benzetiyoruz. Müziği de ışığa benzetirsek, doğru olduğuna inandığımız işleri yapıp elimizden geldiğince bu dokuyu büküp ışığa farklı bir yön kazandırma derdindeyiz.

Müzik tarzınızı nasıl tanımlıyorsunuz?

Oğuzhan: Müzik tarzımız en genel tanımıyla "rock" günümüzde rock müzik kendi içinde birçok fraksiyona ayrılsa da biz kendimizi belirli bir kalıpta görmüyoruz. Şarkılarımızda her türden küçük enstantaneler görebilirsiniz ancak biz, alternatif rock, pop rock veya progresif rock gibi belirli kalıplarda müzik yapmaktan çok kendi rock'ımızı yaratmanın peşindeyiz. Ben buna "Kozmik Rock" diyorum.

İlk şarkınızla dinleyeni etkileyen ve muhalif sözler barındıran bir şarkı ile çıkış yaptınız. "Size İnat" ile dinleyicilere nasıl bir mesaj vermek istediniz? Şarkının hikayesini sizden dinleyebilir miyiz?

Barış: Doğru olduğuna inandığımız şeyleri söyleyebilmiş olmaktan büyük bir huzur duyuyoruz. Bizler göz ardı edilemeyecek gerçeklerin içinde yaşayan insanlarız. Elbette mutluluklarımız, heyecanımız, anlatacak güzel şeylerimiz de var ancak bunu bizim yerimize yapan binlerce müzisyen dostumuz var. Biz işin burasında da olmak, bir kişi de dinlese bin kişi de dinlese işin bu yönü de olduğunu hatırlatmak istedik. Biraz içimiz soğusun biz de mutluluklarımızdan, aşk acılarımızdan bahsedeceğiz :)

Sorumla bağlantılı olarak; Sert sözler ve muhalif duruşunuz müziğinizin geleceğine de yansıyacak mı sizce?

Barış: Aslında bu biraz da yaşadığımız dünyaya bağlı. Yanlışlar, haksızlıklar ve hukuksuzluklar sadece ülkemizin değil dünyamızın sorunu.  Önceki soruda da bahsettiğim üzere içinde bulunduğumuz ruh hallerimiz bizi hangi sözleri yazmaya, hangi besteleri yapmaya iterse yaptığımız işe de onlar yansıyacak ancak bazı konularda düşüncelerimizin değişmeyeceği de bir gerçek.

Şarkılarınızın söz ve müzikleri grup olarak mı hazırlanıyor, yoksa bireysel katkılar mı ön planda?

Oğuzhan: Söz-Müzik şu an Uzay-Zaman gibi ayrılıyor. Halihazırda yayında olan Size inat ve kayıtları süren iki parçanın sözleri vokalimiz  Barış Öner'e ait. Müzik ise grup olarak hazırlanıyor. Şarkının şablonu oluştuktan sonra bireysel ekleme ve çıkarmalar grup kararı olarak veriliyor. Şarkı yayınlanacak duruma geldiğinde ise her birimiz kendi perspektifinden bir şeyler katmış oluyor.

"Size İnat" yayımlandıktan sonra geri dönüşler nasıldı? Şarkı ve anlatmak istedikleri ulaştı mı sizce yeterince… Bunu neden soruyorum zira müzik sektörü ve zorlukları malum:Türk müzik sektörü hakkındaki düşünceleriniz neler? Yeni gruplar ve sanatçılar için sektördeki fırsatlar ve zorluklar sizce neler?     

Barış: Türk müzik sektörü müzisyenin ve müzik emekçilerinin birbirine sırtını yaslayabildiği ölçüde güçlü kalabilir. Müzisyenliğin çoğu zihinde bir meslek olarak bile görülmediği bir ülkede durum maalesef böyle. Yeni grupların, yeni sanatçıların işi de bağlantıları kadar kolay veya zor oluyor. Benim fikrime göre bundan 10-15 sene kadar önce yeni kurulmuş müzik gruplarının çalışmaları internette yer aldığında şimdikinden çok daha fazla ilgi çekiyordu çünkü müzik sektörü henüz tekelleşmeye gitmemişti. Bağımsız müzisyenler videolarını, şarkılarını internete özgürce yüklüyordu ve keşfedilmeleri çok daha olasıydı. Şu an hepimizin yer almak zorunda bırakıldığı belli başlı platformlarda, dinlenmeyen birçok başarılı eser var çünkü çoğu gerekli “network”e sahip değil. Türkiye’de dinlenebilmenin ve insanlara ulaşabilmenin yolu artık maalesef çok iyi besteler yapmaktan, çok iyi sözler yazmaktan, en kötüsü ise müziği seviyor olmaktan geçmiyor, çok daha fazlasına ihtiyacınız var. Bu da müzisyeni müziğin özgür ve yaratıcı ruhundan koparıp sadece dinlenme kaygısıyla yapılan işlere, yeteneklerin körelmesine yol açıyor. Sorunuzun başına gelecek olursak, Size İnat bizim için terapi gibi oldu. Hem içimizi dökmüş olduk hem de gerçekten “o” zihniyete inat bu işi inandığımız doğrularla yapmaya devam etmemiz gerektiğine yeniden ikna olmuş olduk. Aldığımız olumlu dönüşler bize zaman zaman bu konuların hatırlatılması gerektiğini hatırlatmış oldu.

Bağımsız bir grup olarak On Air Music Co. ile çalıştığınızı biliyoruz;  size sağladığı avantajlar var mı bir label ile çalışmanın? Grubun solisti Barış Öner’in farklı deneyimleri solo olarak da yaşadığını düşünerek soruyorum bu soruyu.

Barış: On Air Music Co. ailesi ile ortak hareket ettiğimiz üçüncü çalışmamız oldu. Bundan önce “Barış Öner” projesiyle On Air Music ile 2 single çalışmamız olmuştu, o zamanlardaki arkadaşlık ve dostluk ortamımız bizi yeniden bir araya getirmiş oldu. Şarkıyı bitirdiğimiz dönemlerde çok sevgili Beyza Hanım ile projemiz hakkında konuştuğumuzda şarkının muhalif olarak adlandırılabilecek bir konumda olduğundan, bu durum onlar için sorun olacaksa en başından bilmek isteyeceğimizden bahsettik. Cevap olarak bunun kesin bir dille sorun olmadığından, bizimle aynı hisleri paylaştıklarından bahsetmesi ve ekip olarak tamamen yanımızda yer almaları bizi “bir müzik şirketiyle” değil de grubumuza dahil olmuş ekstra birkaç insanla çalışıyormuşuz gibi hissettirdi. Bağımsız müzisyenlerin bağımsız label’lar ile çalışması güzel bir enerji getiriyor, tüm süreç için kendilerine tekrar tekrar teşekkür ediyoruz.

UzayZaman olarak sizin gelecek beklentileriniz nelerdir? Yeni projeleriniz yolda mı?

Tuğberk: Hazırlamakta olduğumuz yeni beste ve cover çalışmaları var. Gelecek ile ilgili ana beklentimiz; hiçbir dinlenme kaygısı, popülarite kuralları gibi durumları düşünmeden başladığımız bu projeyi, bizim gibi düşünen modern, yenilikçi ve kaliteli bir dinleyici topluluğuna duyurabilmek. Henüz bizimle tanışmamış ama bir yerlerde aynı kafada olduğumuz dostlarımız olduğunu biliyoruz. Biz kaliteli parçalar yapmaya devam ederek bir gün onlarla buluşmayı bekliyor olacağız.

Klasik bir soru ama size de sormak isterim: Elinizde sihirli bir değnek olsa, gerçekleştirmek istediğiniz şey ne olurdu?

Tuğberk: Eğer bir sihirli değneğim olsaydı Türk müzik piyasasından kalitesiz ve içi çürümüş yapımları, bu yapımların ortaya çıkmasında ve müzik kültürümüzün bozulmasında pay sahibi olan kişileri silmek isterdim. Yine de şunu söylemeliyim ki gerçekleştirmek istediğiniz şeyler için sihirli bir değneğe ihtiyacınız yok. Biraz cesaret ve irade ile birçok şeyi başarabilir veya başarmaya her gün daha çok yaklaşabilirsiniz.

(SERKAN SELİNGİL) 

 







 
Son Eklenen Haberler