BOŞANMA VE ÇOCUK
17 Kasım 2016, PerşembeTweet |
TUNCAY TÜRKMEN
Günümüzde evliliklerin sonlanmasında artış mı var, bana mı öyle geliyor? Bilemiyorum ama kadının ekonomik özgürlüğünü kazanmasıyla bunun arttığını düşünüyorum. Ancak başka sebeplerin de bunda payı var mutlaka. Bir gerçek var ki, parçalanmış ailelerin ne yazık ki her geçen gün artış göstermesi ve çocukların bu durum ile baş etme zorunluluğu içinde olmalarıdır.
Tabii ki kimse evlenirken, olmaz ise boşanırım düşüncesiyle hayatlarını birleştirmiyor. Ama eğer iki yetişkin insan, birbiriyle anlaşamıyorsa, evlilik bir kâbusa dönüşüyorsa ve tüm aile bireylerinin ruh sağlıkları bozuluyorsa nasıl evlilik kararı alınıyorsa, boşanma kararı da alınabilir. Yeter ki bu olay dramatik bir hal almasın. Ebeveynler hem kendilerine hem de çevrelerindeki insanlara zarar vermeden bunu gerçekleştirebilsinler. Tabii bunun için bir uzmandan da yardım alınabilir. Genel de en son çare olarak uzmana başvuruluyor ama bir şeylerin ters gittiği anlaşıldığında bu yapılsa belki de evlilik kurtulabilir.
Boşanma her şeyin sonu demek değildir. Zorla bir şeyleri sürdürmeye, iteleyerek devam ettirmeye ya da çocukları bahane etmeye gerek yok. Tabii ki hemen boşanılsın demiyorum ama bütün çabalara, gayretlere rağmen devam etmiyorsa sonlandırmak en iyisi olabilir. Karar tabi ki eşlere ait.
Boşanma bir evliliğin sona ermesinin hukuksal tanımıdır. Psikolojik açıdan ele alındığında ise aile bütünlüğünün bozulması ve bütün aile bireylerinin olumsuz etkilendiği karmaşık bir olgudur.
Sevgi, saygı ve güvenin olmadığı bir ortamda çocuğun büyümesi daha çok problem yaratır. Karı koca arasındaki çatışmaların çocuğa aktarılması onda kaygı ve gerilim yaratır.
Eşler boşanma kararı aldıktan sonra bu durumu birlikte çocukları ile paylaşmalıdırlar. Zor olsa bile çocukların önünde sakin görünmeye ve kontrolü kaybetmemeye çalışmalıdırlar. Eğer eşler kendilerinden emin görünür ve tutarlı konuşurlarsa, çocuklar üzülseler bile bu durumu daha kolay kabul edeceklerdir. Şunu unutmamak gerekir ki; eşler birbirinden boşanabilir, ancak çocuklarından boşanamazlar ve tüm zorluklara rağmen çocukları ile ilişkilerini, sağlıklı bir şekilde, anne/baba kimlikleri ile devam ettirmek zorundalardır.
Onlarla konuşurken eşinizle aranızdaki sorunlardan ve ayrılma kararınızdan onların sorumlu olmadıklarını belirtin. Sorulara açık ve net cevaplar vermeye ve kesinlikle birbirinizi suçlamamaya çalışın. Ayrıca istendiği zaman evden ayrılan ebeveyni görebileceği de mutlaka belirtilmelidir.
Çocukların ayrılma ve boşanmaya gösterdikleri tepki büyük ölçüde eşlerin birbirlerine karşı göstermiş oldukları tepkilere bağlıdır.
Ailenizin kendine özgü koşulları içerisinde ayrı yaşama ve boşanmanın ne anlama geldiğini çocuklarınızın anlamalarını sağlamak, çocuklarınıza yaşlarına uygun biçimde boşanmanın onları nasıl etkileyeceğini somut ifadelerle açıklamak, çocuklarınızı her zaman sevileceklerine ve en iyi şekilde bakılacaklarına inandırmak ve bu yönde davranmak, eski eşinizle ilişkiyi mümkün olduğu kadar sorunsuz sürdürmek, bu mümkün değil ise sorunları çocuklara yansıtmamak, çocuklarla ilgili konularda eski eşinizle işbirliği yapmak, çocuklara onların sizin için önemli ve değerli varlıklar olduğunu hissetmelerini sağlamak, hayatlarındaki başka insanlardan ve uzmanlardan yardım ve rehberlik istemeleri için çocuklarınıza destek olmak gibi çocukların bu durumdan en az olumsuz etki ile çıkması için dikkat edilmesi gereken noktalar bulunmaktadır.
Tuncay TÜRKMEN / PSİKOLOJİK DANIŞMAN