OYUN TERAPİSİ
20 Ekim 2016, PerşembeTweet |
TUNCAY TÜRKMEN
Bebeklerin ve çocukların dünyasını çepeçevreleyen ana unsur “oyun” dur. Dolayısı ile bu eylemi gerçekleştirecek materyal olan oyuncaklardır. Oyun bir çocuk için en doğal öğrenme aracıdır. Çocuğun duyduklarını gördüklerini sınayıp, deneyip ve pekiştirdiği bir deney alanı olarak da tanımlanabilecek oyun, çocukların çevresiyle ilişki kurmasına, duygu ve düşüncelerini yansıtmasına yarayan, hayatındaki en temel araçtır. Çocuk gerçek hayata hazırlayıcı deneyimleri oyun aracılığı ile öğrenir. Bir bakıma kendini ifade ediş şeklidir.
Çocuklar her hangi bir konuda yaşadıkları zorlukları, duygusal sorunlarını yetişkinlerin anlayabileceği şekilde sözel olarak ifade etmekte zorlanır. Çünkü yeterli dil gelişimleri tamamlanmamıştır. İşte tam da bu noktada “Oyun Terapisi” devreye girer. Oyun terapisi, kendi kendine oyun oynamayı bırakmamış her yaştan çocukla (özellikle 2-12 yaş) birlikte uygulanması mümkündür. Oyun terapisinde özel olarak tasarlanmış bir oyun odasında terapist ve çocuk birlikte oyun oynar. Çocuk, ihtiyaç duyduğu güven ilişkisini kurmaya başladığında terapisti oyuna davet eder ve yavaş yavaş kendini açmaya başlar. Çocuk, oyun terapisinde her biri birbirinden farklı anlamlar taşıyan oyuncakları kullanarak kendi oyununu kurar. Günlük hayatında ifade etmekte zorlandığı öfke, üzüntü, kıskançlık gibi olumsuz duyguları özgürce yaşar ve yansıtır.
Deneyimsel oyun terapisinde kullanılan oyuncakların ayrı birer anlamı vardır. Örneğin vahşi hayvan oyuncakları saldırganlık, korku, güç gibi durumları ifade edebilirken vahşi olmayan hayvan oyuncakları korunma, aile, ilişki gibi kavramları ifade edebilir. Top, etkileşim, güven ilişki kurma isteğini yansıtırken araba, hareket, güç ve kaçış anlamına gelebilir.
Oyun terapisi özellikle travmatik yaşantılar ve bu yaşantıların neden olduğu sorunlar üzerinde oldukça etkili bir terapi yöntemidir. Yaşanılan travmalar çocukların travmayı yaşadığı gelişim döneminde takılmasına ve daha sonraki gelişim dönemine geçerken zorluk yaşamasına neden olabilir. Bu noktada oyun terapisi çocuğun, takıldığı gelişim aşamasında gerekli iyileşmeyi sağlayarak bir sonraki gelişim aşamasına geçmesine yardımcı olur.
Çocuklar oyun aracılığıyla pek çok şeyi öğrenir ve bunları anlatır. Hayatın aynası ve deneyimi olarak oyun, çocukların yeni bilişsel ve sosyal becerileri, değerleri (ahlaki, toplumsal ve ailevi) anlamasını ve bunları kendisi ile bütünleştirmesini sağlar. Çocuklar oyunda kimi zaman heyecan ve coşkuyu yaşarken, kimi zaman üzüntü, özlem ve öfkeyi yaşar. Bazı oyunlara en olumlu düşüncelerini koyarken bazen de hayata en karamsar açıdan bakar.
Eşsiz hayal dünyaları içinde yaptıkları yolculuklara katılmak siz anne ve babalar için de bulunması oldukça güç bir fırsattır. Çocuğunuz sizi oyununa davet ettiğinde vereceğiniz bir “evet” cevabı, çocuk ile ilişkilerinize çok şey katacaktır. Üstelik günlük hayatın sıkıcı, doğru veya yanlışlarından kısa süreliğine de olsa uzaklaşmak… gerçekten çok iyi bir fikir değil midir? Hem televizyon karşısında veya ellerimizden eksik etmediğimiz telefon ve bilgisayarlarda yaptığımız şey de tam olarak bu değil midir? Çocuklarınızla geçireceğiniz iyi ve kaliteli oyun zamanları dileğiyle…
PSİKOLOJİK DANIŞMAN / Tuncay TÜRKMEN