SEÇMEMEK VAZGEÇMEKTİR
26 Mart 2024, SalıTweet |
Nazike YAŞIR
Gündem malum seçim, herkesin özgür iradesiyle sandığa gidip seçimini yapacağı pazar gününe sayılı günler kaldı. Kimimiz kararını verdi, kimimiz sandığa gitme konusunda tereddüt ediyor ve bazı seçmenler de son derece kötümser, benim sandığa gitmem neyi değiştirecek ki diye soruyorlar kendilerine.
Filozof Maarten Boudry: ‘’insanlar kötümserliğin bir eylem çağrısı, insanları rehavetten kurtarmanın bir yolu olduğunu düşünüyorlar. Oysa felaket tellallığı insanlara yapılacak bir şey olmadığı fikrini veriyor ’’ der. Elbette gerçeklere ve yaşananlara gözünü kapatarak beslenen aşırı iyimserlik de gerçekçi değil. Demokrasiye kavuşacağız, güzel günler göreceğiz diye geçti ömrümüz, sandıklara gitmekten yorulduk, diyebilirsiniz. ‘’Demokrasilerde halk, tüm yanlışlıkları denedikten sonra doğru olanı bulur’’ der Winston Churchill. Üstelik bu sözü söyleyen kişi,2. Dünya Savaşı’nda İngiltere’nin kaderini değiştiren bir başbakandır ve Nazi Almanyası’na karşı elde edilen zaferde büyük katkısı olan kişidir. Savaş bittikten sonra ülkede yapılan seçimde yenilgiye uğramış, seçimi kaybetmiştir.
Belediye seçimleri, yerel düzeyde demokrasinin başarılı bir biçimde hayata geçirilmesinde önem arz eder, aynı zamanda demokrasinin tabandan tavana yani ülke çapına yayılmasında yerel yönetimler öncülük eder. Unutmayalım ki belediye seçimlerinde seçeceğimiz belediye başkanı, meclis üyeleri yani yerel yönetim, gelecekte ülke yönetiminde söz sahibi olabilecek kimi liderlerin yetişmesinde bir okul görevi de görür. Bu açıdan vatandaş olarak sorumluluklarımızdan kaçınmadan sandıklarda oyumuzu kullanarak yerel demokrasiye katkı sunmak hepimizin görevi, saygılarımla…