CEHENNEM BOŞ, BÜTÜN ŞEYTANLAR BURADA TOPLANMIŞ
22 Ekim 2024, SalıTweet |
Nazike YAŞIR
Ülke gündemine bakınca William Shakespeare bu sözü sanki bizim ülkemiz için söylemiş gibi geliyor insana. Ruh sağlığımızı korumak endişelerimizin bizi tamamen ele geçirmesini önlemek için kimimiz haberleri hiç izlemiyor ve gündemi takip etmiyor, kimimiz televizyondaki yemek ve yarışma programlarına ilgi gösteriyor, kimimiz de ailesine ve zaten çok yoğun olan iş hayatına odaklanarak ülkemizde toplanmış şeytanların marifetlerini görmek ve duymak istemiyor. Sürekli dolandırıcılıkla ilgili uyarı mesajları almak, eş dosttan bu konuyla ilgili başlarından geçmiş olayları dinlemek, beraberinde her şeyden şüphelenip güven duygusunun zedelenmesi sonucunu doğuruyor. Hayat pahalılığının yaşamı çekilmez kıldığı bu dönemde neredeyse alenen yapılan ve devletin yeterince önlem almadığı dolandırıcılık vakalarında mala gelen zararın vatandaşın canını çok yaktığı malum, ya cana kastedilen şiddet olayları? Özellikle çocuklara ve kadınlara yönelik şiddetin katlanarak arttığı ülkemizde, Veri Enstitüsü’nün ‘’Türkiye’nin Değişen Yüzü’’ başlıklı araştırmasında bu şiddet olaylarının etkisiyle her 100 kadından 74’ü gece yalnız yürürken kendini güvende hissetmiyor. Bu güvensizliği sadece kadınlar mı hissediyor zannediyorsunuz, her 100 erkekten 62’si de gece yalnız yürürken kendini güvende hissetmiyor.
Devletin temel görevleri arasında, Anayasa’nın 5. Maddesi’nin gerekçesinde; devlet, milletin huzurunu sağlamak ve fertlerini mutlu kılmak görevi ile de yükümlüdür ifadesi var. Hükümet ise devletin bir parçasıdır ve devleti işleten mekanizmadır. Mademki devletin yükümlülükleri arasında fertlerinin huzurunu ve mutluluğunu sağlamak var ve mademki hükümet devletin bir parçası neden Ferhan Şensoy’un deyimiyle’’ Her gün bugün acaba ne olacak diye kalkıyoruz, bu kadar da olmaz ki canım deyip yatıyoruz. ’’Neden bu kadar huzursuz ve mutsuzuz ve neden bu kadar kaygılıyız? Canımı, malımı korumayacaksa kendi ülkemde 2. sınıf vatandaş gibi muamele göreceksem, çocuklarım bu ülkede yaşanmaz deyip ülkesini terk edecekse bu devlet ve devletin devamı hükümet niye var? Vergimin nereye harcandığına dair kontrol eden mekanizmalar yok edildiyse, gerekli denetimler yapılmadığı için depremden yıkılan binaların altında kalıp ölüyorsam, kadın çocuk hayvanlar ve doğa acımasızca katlediliyor ve bu yok edişte payı olanlar cezalandırılmıyor, adalet mekanizması işlemiyorsa bu devlet ve devletin devamı hükümet niye var? Bu soruların cevabını herkes kendi fikrince verecektir elbette. Yazımı, devletin devamı olan bugünkü hükümetin kuruluş felsefemdir dediği Şeyh Edebali’nin sözüyle bitireyim: İnsanı yaşat ki devlet yaşasın!