BİR VİCDANIMIZ VARDI
11 Temmuz 2017, SalıTweet |
Serkan SELİNGİL
Vicdan… Günümüzde en çok ihtiyaç duyduğumuz, en çok ihlal edilen, üzerinde en çok konuşulmayı hak eden içimizdeki adalet terazisi. Vicdan hem iyi hem kötüdür. Kişinin değer yargılarına göre değişir. Tıpkı bir çocuk yetiştirmek gibidir. Hangi şartlarda yetişirse o ortamın şeklini alır.
Her gece kafanızı yastığa koyduğunuzda beyninizi acıtarak yaşadığınız ve yaşattığınız şeylerin gereksizliğini yüzünüze vuran, kendinize 'neden' soruları sordurtabilen, varoluşuyla her kişiyi daha çok insan yapan, etrafımıza ördüğü duvarları bir türlü aşamadığımız ve o duvarları hayatın sınırları olarak görmemizi sağlayandır vicdan. Size ait değil. Sizin bir parçanız da değil. Size ait olan, sizin tercihlerinizdir sadece. Vicdan, haksızlığa uğrayan birinin derdini içinde duymaktır. Kendini başkasının mağduriyetinden dolayı sorumlu tutmaktır. İnsan olmanın da insan kalmanın da en temel duygusudur. Yokluğu hemen anlaşılır. Vicdan, siz iyi bir insan olasınız diye mi var? Yoksa, siz birilerinin dediklerini yapasınız diye mi var? Bir insanda olması ya da olmaması o insanın tercihi midir? Yoksa o insanın yaşamış olduğu çevrenin suçu mudur? Öncelikle bu soruların cevabını bulmak gerekiyor. Herkes vicdan sahibi olamıyor maalesef. Üstelik vicdan; manevi ve ilahi bir şey de değildir. İnsan olmanın, insan olabilmenin gereğidir. Vicdan sahibi olmak için, sağlam bir yürek ve samimiyet gerekir. Maddi açıdan zor durumda olan birine para verip rahatlattığınız iç sesiniz değildir vicdan; vicdan o kişiye para verirken işi gösterişe dönüştürmeden, içtenlikle paylaştığınız iyiliktir. Oldukça sıcak günler geçirdiğimiz şu günlerde susuz kalan sokak hayvanlarına acıyarak bakmak da değildir vicdan. Vicdan o hayvanların su içmesini sağlamaktır. Vicdan; bir başkası için üzülmektir... empati yapmaktır... güçlünün yanında değil haklının yanında olmaktır.
Her zaman vicdan kazanır er ya da geç değişmeyen kuraldır bu. Günümüzde bunun böyle olmadığı, vicdanlı olmanın zaaf olduğu iddia edilebilir, söylenebilir. En büyük sebebi ise yaşadığımız yüzyılda ahlaki ve insani değerlerin yozlaşmanın etkisi altına girmesidir. Vicdan işte yaşanılan yozlaşma ve haksızlıklar karşısında yüzümüzün kızarmasıdır bir bakıma.. Vicdan sahibi olmak güçlü hissetmektir, zenginliktir, mutluluktur. Kaybedilmemesi gereken yegane şeydir ve elbette ki bireysel olmasındansa toplumsal olması daha önemlidir.
OKUMALI/ BEYOĞLU'NUN EN GÜZEL ABİSİ
Polisiye romanlarda Türkiye’de en fazla tanınan yazarlardan biri olan Ahmet Ümit, Beyoğlu'nun En Güzel Abisi romanı ile okurlarını İstanbul’un Beyoğlu semtinde bir dramın içine sokuyor. "Yılbaşı gecesi işlenen bir cinayet... Tarlabaşı'nın arka sokaklarında bulunan bir erkek cesedi. Öldürülmüş erkeklerin en yakışıklısı, belki de en kötüsü. Karanlık sırların ortaya çıkardığı utanç verici bir gerçek. Gururlarının kurbanı olmuş erkekler, onların hayatlarını yaşamak zorunda olan kadınlar. Bu cinayetler yatağında, bu kötülükler bahçesinde, bu insan eti satılan can pazarında masumiyetini korumaya çalışan bir adam. Bir zamanlar İstanbul'un en gözde yeri olan Beyoğlu'nun hazin hikâyesi... "
İZLEMELİ/ ÖRÜMCEK ADAM-EVE DÖNÜŞ
Yenilmezler ile yaşadığı maceranın büyüsüne kapılan genç Peter kendini kanıtlama isteğiyle dolup taşan bir gençtir. Ancak yaşı gereği birçok farklı sorumluluğu vardır. May halası ile yaşayan genç Peter bir yandan da ona göz kulak olan Demir Adam ile arkadaşlığını ilerletmiştir. Okul hayatına alışmaya ve sıradan bir genç gibi yaşamaya çalışan Peter'ın aklında ise suçla savaşmak ve dünyayı daha güvenli bir hale getirmek vardır. Vulture yepyeni bir düşmanı yaşadığı şehre gönderdiğinde ise Peter'ın kendini gösterme fırsatı çıkacak, ancak en değerli gördüğü herkes tehdit altında olacaktır...
DİNLEMELİ/ALAKASIZ ŞARKILAR
Sezen Aksu, Tarkan, Nazan Öncel, Özkan Uğur, Sertab Erener, Aşkın Nur Yengi, Serdar Ortaç, Serkan Kaya, Göksel, Mustafa Ceceli, Teoman, Soner Sarıkabadayı, Kibariye, Dilber Ay, Suzan Kardeş, Gonca Vuslateri, Rubato, Onur ve Halik Koçak gibi Türkiye'nin en önemli ve sevilen 20 dev ismi Yaşar Gaga'nın "Alakasız Şarkılar" albümünde buluştu.